“Yumak bir sabah uyandığında havuç tarlasına yabancıların geldiğini görür. Ve bu yabancıların ağzından daha önce duymadığı bir ‘şey’ duyar. Adalet!Adalet arayışı içinde olmak hiç bu kadar tuhaf olmamıştı..”Yazar Adem Sarı bu ilk romanında tavşan Yumak üzerinden adalet olgusunu işliyor. Heyecanlı ve ..
“Doğu’dan, Batı’ya gidecek olan kervanlar ertesi gün güneşle yola çıkacak, her bir ok diğer kurtların bilmediği bir yeri yurt edinecek ve büyüklerimizden bizlere bırakılan emanetleri hep koruyacak.”Anadolu’nun Şifreleri, edebiyatımızda pek az örneği verilmiş bir kültür/arkeoloji polisiyesi. Yazar, t..
“Dünya denen yaşlı soytarı türlü hünerlerini sergilerken seslerle aklını karıştıramaz bir sağırın.Bu hâliyle, en güçlü silahını kaybetmiştir, mağluptur. Oysa büyük bir nimetmiş gibi körlerin normal insanlardan daha iyi duyduğu söylenir hep... ama neyi?Dilek Çınar kurgu, dil, anlatım ve edebi atmosfe..
“Uzun ve azimli bir namlunun iki kaşınızın ortasına nişan aldığını düşünün. Sizin korkudan diliniz tutulmuşken, tetikteki el konuşur. Kesinlikle konuşur!Bu hep böyledir.İnsanlar şamataya bayılır. Bir işi de olsun sessizce yapayım demezler! Hele birisini öldürmeye karar verenlerin çenesi hepten düşer..
Bu kitap, üzerinde dünyaya geldiğimiz ve üzerinde yaşadığımız, bizim hem maddemizi hem de ruhumuzu biçimlendiren “o toprağın” anlamını, ona duyduğumuz aidiyet hissini anlatıyor. Daha doğrusu bu hislerimizin varlık sebeplerini ve kaynağını irfanî bilgiye ve sezgiye dayanarak yorumluyor. Ama böyle bir..