Muaz b. Cebel (ra.)!Hz. Peygamber (s.) ona:“Ya Muaz! Vallahi seni seviyorum.” buyurmuştu.Muaz (ra.) da:“Anam babam sana feda olsun! Vallahi ben de seni çok seviyorum.” demişti. Bunun üzerineHz. Peygamber (s.):“Ya Muaz! Sana her namazın sonrasında ‘Allah’ım seni anmaya, sana şükretmeye ve sana güzel ..
Bu çalışmada, mübhem hadisin mahiyeti ve mübhem râvî hakkında yapılan ta‘dîlin makbul olup olmadığı meselesi ele alındı. Mübhem hadis ve mübhem râvî hakkında yapılan cerh ve ta‘dîlin mâhiyetinin anlaşılabilmesi için konuyu ele almadan önce, bazı kavramlar olabildiğince muhtasar, efrâdını câmi‘ ağyâ..
Hz. Peygamber’in hadislerini kabul ve red açısından inceleyen hadis usûlü alanında hicrî ilk asırlardan günümüze kadar birçok eser telif edilmiştir. Bu kitapların bir kısmı müstakil olduğu gibi bazıları ise böyle olan eserlerin üzerine şerh, haşiye, ihtisâr, tercüme gibi farklı türlerde yazılan çalı..
Osmanlı döneminde daha ziyade âyet ve sûre tefsirlerinden ibaret olmak üzere Kur’an’ın tefsirine dair birçok eser telif edilmiştir. Bunun yanında tam tefsir yazan müellifler de bulunmaktadır. İlk Osmanlı medreseleri müderrislerinden biri olan Kutbüddin İznikî, Osmanlılar döneminde müstakil tam tefsi..
Hayat morfolojisi en yalın ve primitif halde bulunsa bile, insanın kendi mihveri etrafında oluşturduğu bir kültür küresi mevcut olmuştur. İbn Haldûn’un o ünlü tespitine uyarak, coğrafya ve iklimin onun dünyevi varoluşsal yazgısının kabaca sınırlarını teşkil ettiğini benimsesek dahi, buna rağmen insa..
İnsanlık tarihi boyunca tüm toplumlarda bir iknâ, ispat ve kararlılığı ifade aracı olarak kullanılan yeminler, bu çalışmada Câhiliye dönemi Arap şiiri özelinde gramatik ve tematik açıdan ele alınmıştır.Câhiliye insanının inanç, duygu ve düşünce dünyasının, özel edebî ifade biçimleriyle harmanlanmış ..
Çöl issiz ve sessizdi. Rebeze’de yer gök sanki bu karagünlü iki kahramani izliyordu. Ölüm yaklasmisti. Ebuzer karisina dönüp: "Kalk, su tepeye çikalim. Belki yiyecek bir ot buluruz da açligimizi gideririz." dedi. Kari koca bir müddet aradilarsa da yiyecek bir sey bulamadilar. Ebuzer zayif ve baygin ..
At üzerinde dörtnala sonsuz bozkırda gidiyordu. Nereden geldiği ve nereye gideceği belli olmadan ama bunu da umursamayan bir çeri edasıyla. Sonra üzerinden oklar geçtiğini fark etti. Ona yetişen düşman sağdan, soldan ve arkadan etrafını sarmış, oklarını ardı ardına sallıyorlardı. O da bazen başını e..
Cezayir’de gizli ordu eliyle sehit edilen, Fransa Sosyalist Partisi’nin sadik aydinlarindan ve bilim adami Albert Meilleur söyle der: “Yahudiler Islam toplumunda öylesine huzur içinde ve imkanlardan yararlanarak yasiyordu ki 14 asir boyunca asla Filistin’e dönme ve bir ülkede toplanma fikrine kapilm..
Hz. Mûsâ, semitik dinlerden İslâm ile Yahudiliğin büyük değer atfettiği bir peygamberdir. Vahiy kaynaklı (İlâhî dinlerde) peygamberliğin gerçekliğinin en önemli delili mûcizedir. Gerek Yahudilik gerekse İslâmiyet’te peygamberlik vazifesiyle ön plâna çıkan Hz. Mûsâ da tebliğ vazifesini ifa ederken pe..
Kur’ân-ı Kerîm, insanların okuyup anlamaları ve ahkâmıyla âmil olmaları için kendilerini yoktan var eden Yüce Allah tarafından indirilmiş ilâhî bir kelâmdır. Bu ilâhî kelâmın okunup anlaşılması ve ahkâmıyla amel edilme çabası, onun inişiyle birlikte başlamış ve günümüze kadar devam etmiş, şüphesiz b..
Kur’an’da kendilerinden en çok bahsedilen topluluk İsrailoğulları ve Yahudilerdir. Bununla birlikte Hz. Musa, Kur’an’da kendisinden en çok bahsedilen peygamber olup daha çok İsrailoğulları ve Firavun ile anılmaktadır. İsrailoğullarının Mısır dönemini anlatan ayetler özellikle Mısır’dan çıkış sürecin..
İnsan, kendisinde mevcut olan nefsin özellikleriyle hayatını ve çevresini gözlemlemeye, bizzat kendisinin sebep olduğu veya kendisinden bağımsız olarak meydana gelen olayları düşünmeye, anlamaya ve değerlendirmeye çalışan bir fıtrata sahiptir. İnsanın bu yapısının temelinde olan nefsin; beslenme, tü..
Kıyasın birinci zati unsuru önermelerdir. Kıyası bilmek önermelerin yapısını ve önermelere ait hükümleri bilmeye bağlıdır. Dolayısıyla önermeler bilinmeden kıyas kurmak mümkün değildir. Keşşî, çalışmamıza medar edindiğimiz Hadâiku’l-Hakâik isimli eserinin mantık kitabını bitirirken eserini daha önc..
İnsanın varoluşunu anlamlandırma serüveninde vahiy, geçmiş ile geleceğin, başlangıç ile sona erişin, ân ile sonsuzluğun irtibatını kurmada en önemli imkân olmuştur. Bu anlamda kendisini insanlık için hidayet ve rahmet olarak tanımlayan Kur’ân vahyi, bu vasıflarının yansımasını mahiyetindeki sözünü s..
Bu, çalışma, günümüz akademi dünyasında hâlâ güncelliğini koruyan Hz. Aişe’nin evlilik yaşı ve İfk hadisesi örnekleminde ele aldığımız oryantalistlerin anlatım-kaynak ilişkisine odaklanmaktadır. Bu bağlamda, oryantalistlerin kullandıkları kaynakların, yine onların anlatımlarına yansıyan algı değişim..
Bu çalışma, İslam düşüncesinin büyük isimlerinden biri olan ve kelam ilminde, tüm kitaplarında savunuculuğunu yaptığı Mu’tezile mezhebinin önderi olacak derecede ön plana çıkan Kâdî Abdülcebbâr’ın dil kullanımlarını ve dile dayalı delilendirmelerini incelemektedir. Kelam ilminde derinleşmiş olan bu..
Devlet ve toplum yapısında bozulmaların görülmeye başlandığı 17. yüzyıl Osmanlısı, ilmiye sınıfının en alt zümresini temsil eden Kadızâdeliler ile Sivâsîler (sûfîler) arasında gerçekleşen hararetli tartışmalara tanıklık etmiştir. Esas itibariyle problemin ıslahına katkı sunmayı amaçlamış ancak amaca..
Bu çalışmamızda, İletişim Fakültelerinde uygulanan ve haber yazmanın ana ilkesi olan 5N1K metodunu kullanacağız. Bunlar ‘ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden ve kim?” sorularıdır. Hadisi bir hâdise, bir haber olarak ele alacak; hadis metninin anlaşılması için ‘Muhabirliğin beş anahtarı’ denilen bu sor..
Bu dinin kitabı Kur’an’ı iyi anlamak için Câhiliye dönemini ve o dönemin dilini bilmek gerekir. Çünkü vahyin indiği zemindeki birçok kelime, ifade, kültür, hukuk ve gelenek, iyi veya kötü yönleriyle Kur’an’a yansımıştır. Başka bir ifadeyle; Kur’an’ın muhatabı müşriklerin o asırdaki inanç, ibadet ve ..
Kâdî Beyzâvî, İslâmî ilimlerin hemen her sahasında eser vermiş velûd bir âlimdir. Hadis ilmine dair tek eseri Mesâbîhu’s-sünne şerhi olan Tuhfetü’l ebrâr’ıdır. İbn Melek de Osmanlı döneminde Anadolu’da yaşamış ilmî aile geleneğine sahip bir âlimdir. O da Mesâbîhu’s- sünne üzerine Şerhu Mesâbîhi’s-sü..
Teopolitik, din ve siyaset ilişkisini anlatan bir kavramdır. Bu ilişki, İslam düşüncesinde en çok mihne hadisesiyle bilinir. İslam’ın kısa zaman içerisinde geniş bir coğrafyaya yayılması, Arap toplumunun İslam öncesinden tevarüs eden problemleri, İslam’ı seçen farklı inanç ve kültür sahiplerinin bir..
Bu çalışma, evrende varsayılan kötülük sorununun önemli oranda kaynağının insan edimleri olduğunu varsayar. İnsanın daha dikkatli olması ve sorumluca hareket etmesinin, adına kötülük denilen kümenin elemanlarını önemli oranda azaltabileceğini öngörür. Zira Tanrı’yı suçlayarak kendi sorumluluklarını ..
Dinî hayatımız, din anlayışımızdan; din anlayışımız da sahip olduğumuz dinî bilgilerden bağımsız değildir. Çünkü dinî hayatımız, öğrendiğimiz dinî bilgilere göre şekillenmekte; dinî bilgilerimiz ise genellikle aileden, eğitim kurumlarından, yazılı ve görsel basından ve kitaplardan elde edilmektedir...
Osmanlılarda Devlet Dini Grup İlişkilerinde Denetliyici ve Düzenleyici Bir Kurum Osmanlı Devleti kuruluşundan 19. yüzyıla kadar tarikatları belli oranda bir özgürlük çerçevesinde kontrol etmiş, onların gelişme ve büyümesine üstlendikleri fonksiyonlar dolayısıyla müsaade etmiştir. Hatta bu yönüyle te..
Kur’ân içinde bir nur taşımakta ve içerdiği ilkelerle insanların yollarını aydınlatmaktadır. İnsan bu semavî kitabı gönderen Allah’a iman edip Kur’ân’a göre davrandığında insanın iç dünyasında hakikati idrak etmeye dair iç algısını keskinleştiren bir nur doğmakta ve bu nur ruhsal dinginlik ve iç huz..
Dünyada bugün konuşulmakta olan 7100’den fazla dil vardır. Bunlardan çok daha fazlası daha önce konuşulmuş, yavaş yavaş gerilemiş, sonra ölmüş ve nihayet unutulup gitmiştir. Bütün bu bilinen ve bilinmeyen, yaşayan ve ölen, tasvir edilen ve edilmeyen dillerin en ortak özellikleri, sadece insanlar tar..
Tamamı mücmel ve mübeyyen konusuna ayrılan ilk Türkçe telif olan bu kitapta, günümüze ulaşan en eski ve kapsamlı fıkıh usûlü eserlerinin yazarları olan Cessâs, Bâkıllânî ve Kadî Abdülcebbâr’ın görüşleri incelenmiş ve mukayese edilmiştir. Bu kitabın önemli özelliklerinden biri, usûlcülerin mücmel ve ..
Bizler yaşadığımız günlerin şahitleriyiz. Yaşadığımız zamandan sorumluyuz. En zayıf yazı, en kuvvetli hafızadan daha güçlüdür. Tecrübe Bilgidir. Boşuna denmemiş: “Söz uçar Yazı kalır.” Fikir dünyamızın yıldızlarından Nureddin Topçu “Yazılan her kitap dile ve dine hizmet eder.” der ve şöyle bir tespi..
Bu kitapta başbakandan bakana, rektörden, öğretmenden, köyün garibine kadar değişik simalar mevcut. Bir şekilde hayata dokunan dünü, günü ve yarını yorumlamada tarihi bir perspektif de sunuyor. Yaş, unvan, mevki ve makama göre değil alfabetik olarak yerleştirildi kitaba. Her birinde ayrı bir değerle..
Oryantalizm araştırmalarında Kur’ân tarihi ve özgünlüğü çokça tartışılmış ve bu konudaki farklı görüşler günümüze kadar intikal etmiştir. Tübingen Üniversitesi Tefsir profesörü Omar Hamdan, Kur’ân’ın sözlü ve yazılı geleneğinin yanı sıra Mushaf projelerinin İslam alemine olan katkısını mevcut eserin..
Kur’ân metninin kanonizasyonu veya standartlaşmasıyla ilgilenen elinizdeki eser, temelde 1./7. yüzyılda meydana gelen iki büyük Mushaf Projesi’nin yanı sıra Kur’ân Arapçası grameri ve imlâsını ele alır ve beş bölümden oluşmaktadır. Hz. Osman tarafından başlatılan İlk Mushaf Projesi’nin üç aşaması, u..
Yeni Dinsizlik: Deizm İslam Akidesi Işığında Modern Deizmin Söylemleri (Arapça) al-la-Diniyah al-Jadidah : al-madhhab al-rububiyyah maqalat al-madhhab al-rububiyyah al-mu?a?ir fi ?aw' al-?aqidah al- IslamiyahÜrün Adı: Yeni Dinsizlik: Deizm İslam Akidesi Işığında Modern Deizmin Söylemleri (Arapça)Ürü..
Kaderin bir sır oluşu sebebiyle, konu ile ilgili söylenen ve yazılanlar daha çok, sağlam dayanağı olmayan kişisel kanaatler çerçevesinde ele alınmakta ve geçmişteki ifadeleri tekrardan ibaret kalmaktadır. Konu üzerinde ciddi olarak durulmadığı ve tam anlamıyla diğer boyutlarıyla da mukayese edilmedi..
Uluslararası alanda barış esasına dayalı bir ilişki çeşidi olarak antlaşmalar, çeşit, kapsam ve muhteva yönünden günümüzde geldiği düzeyde olmasa da eski devirlerden itibaren yapılagelmiştir. Antlaşmaların tatbik sürecinde uluslararası ilişkilerin istikrarlı bir şekilde devam edebilmesi için devletl..