Felsefe ve dinin ortak yönlerinden biri de insanı duygular ve tutkular ülkesinin yıpratıcılığı karşısında aklın dinginlik ve yetkinliğinde bakıma almaktır. Felsefenin birçok tanımı yapılabilir. Felsefeyi “Ruhumuzun bakımı ve yetkinliği” olarak tanımlamak belki de bu kitabın özünü ifade etmektedir. M..
Elinizdeki eser, Peygamber’in damadi olan Ali’den bahsetmiyor, savas kahramani olan Ali’den bahsetmiyor, Peygamber’in sahabesi olan Ali’den bahsetmiyor, dördüncü halife olan Ali’den bahsetmiyor, ilk Sii imami olan Ali’den bahsetmiyor.Elinizdeki eser, tarihsel Sünniligin ve tarihsel Siiligin anlatilm..
Insan yeryüzünde Allah’in halifesi ve onun akrabasidir. Diger bütün varliklarin kendi emrine verildigi, irade sahibi olan, Allah’in seçtigi yegane varliktir. Yani yeryüzünde mutlak irade sahibi olan istedigi herseyi yapan Allah, kendi ruhundan insana üflemistir. Insan, iradesiyle yeryüzünde Allah’a ..
Takıyyüddîn İbn Teymiyye (öl. 728/1328), karizmatik ilmî kişiliği, kendine özgü fikirleri ve eleştirel yönüyle İslâm düşünce tarihinde derin izler meydana getirmiş çok yönlü bir ilim adamıdır. İbn Teymiyye’nin mensup olduğu aile, Hanbelî mezhebinin güçlü âlimlerini içerisinde barındırmakla meşhurdur..
Demir alan buharlı gemi, bacasından yanan kömürlerin simsiyah dumanlarını çıkararak limandan Fizan’a doğru yola çıktı. Günlerce, gece gündüz denizde gittik, nihayetinde Fizan’a yani Libya’ya ulaştık. Artık hepimiz tüccarların işçileriydik, birkaç gün Trablus limanında yattık. Daha sonra birileri gel..
Elinizdeki bu eser, Bakara Sûresi bağlamında âyetlerin esbâb-ı nu¨zûlleri içerisinden vâkıa ile uyumlu olanları tahlil edip âyetin gerçek nu¨zûl sebebini tespit etmeyi hedeflemektedir. Bu işlem için başta esbâb-ı nu¨zûl eserleri olmak u¨zere ku¨tu¨b-i tis’a ve rivâyet tefsîrlerinde mevcut tu¨m rivây..
Filozoflara Göre Faal AkılAristoteles’in De Anima III.5’teki oldukça kısa, mu¨phem ve muğlak ifadelerine atfen ortaya çıkan ve meşşâî felsefede temel bir felsefi problem hâline gelen faal akıl kavramı, felsefe tarihinde Aristoteles sonrası dönemden gu¨nu¨mu¨ze gelinceye kadar en çok tartışılan kavra..
Elinizdeki kitapta Türkiye Türkçesinde Farsça kökenli kelimeler iki dilin etkileşimi bağlamında incelenmiştir. Farsça ve Türkçe, çok eski dönemlerden bu yana karşılıklı ilişkiye ve etkileşime sahip iki dildir. Farsça, bugünkü Türkiye coğrafyasında Arapçadan sonra İslam dünyasının en önemli dili olar..
Hayatı anlamlandırmaya insanı mecbur bırakan en yalın gerçektir ölüm. Peygamberimiz bunu “nasihat olarak ölüm yeter” buyurarak ifade etmiştir. Ölümün ve en temel iman konularından olan âhiret hayatının doğru anlaşılması, insanın dünya ve âhiret saadetinin yegâne garantisidir. Bu hususun önemine bina..
Ali Fuad Türkgeldi, Osmanlı Devleti’nin son asrına şahitlik etmiş, tarihçi kişiliğiyle tanınmış devlet adamlarından biridir. İçinde yetiştiği Tanzimat toplumunun karakteristik özelliklerini kişiliğinde bütünleştiren Ali Fuad Bey hem fikrî hem de siyasî hareketliliğin olduğu İstanbul’da bürokrat bir ..
Dinimizin temel kitabı, Müslümanlığımızın temel referansı, kültürümüzün temeli, dünya ve ahiretimizin yol haritası, inanç-ibadet-ahlak yapımızın zemini olan kitabımız Kur’an’ın temel iniş gayesi elbette ki anlam ve amacını öğrenip onun ışığında hayatımızı tanzim etmek, eksik ve kusurlarımızı onun ay..
İstiare, Batı dillerindeki kullanım şekliyle metafor, Aristoteles tarafından “Başka bir şeye ait olan ismin bir şeye verilmesidir” şeklinde tanımlanırken, İslam dilbilimcilerince de “Soyut kavramların somut kıyaslarla, ödünç alınan kelimeler vasıtasıyla resimlendirilmesi” olarak tanımlanmıştır. Gere..
İslam Ahlak Felsefesi, kendine özgü yönleri olan bir düşünce sistemidir. İsminden de anlaşılacağı üzere din, ahlak ve felsefe gibi üç temel disiplinin bir araya geldiği bir oluşumdur. Ahlak felsefesi, iyi kötü, erdem ve mutluluğun, sorumluluk ve görevin felsefî metot ve bakış açısıyla incelenmesidir..
Bu kitap, felsefi tartışmalara hayatın anlamı ve arayışlarımıza bakış tutmaktadır. İnsan fikirler üreten olduğu kadar fikirleri tüketen de bir varlıktır. Bu kitabın hedefi olabildiğince düşünceler ve sorularüretmektir. Herkes kendi sorusunu ürettiği zaman hayatta yol almaya başlarız. Ödünç yanıtlar,..
Yoksullukla mücadeleye salt maddi açıdan bakmak fevkalade yanlış ve eksik bir yaklaşımdır. Ona sadece maddi yoksunluk olarak yaklaşmak toplumu bugün içinde bulunduğumuz noktadan daha ileri bir yere götürmeyecektir. Zira yoksulluk sadece ihtiyaç maddelerinin eksikliğinden ibaret değildir. Bu nedenle ..
Tarihte el-Ahkâmu’s-Sultaniyye adında iki eser yazılmıştır. Biri Maverdî (ö.450/1058), diğeri Ebu Ya’la’ya (ö.458/1065) aittir. Her iki müellif Hicri 4-5. asırlar arasında, Miladi 10. asırda yaşamıştır. Bunlar Abbasilerin sonlarına doğru halife Kadir Billah ile halife Kaim bi Emrillah dönemlerinde y..
Özellikle kelam, felsefe ve tasavvufta uzmanlaşmış olan İslam alimi Celaleddin Devvani’nin, Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan’ın (1423-1478) isteğiyle oğlu Sultan Halil için yazdığı bu kitap, Nasirüddin-i Tusi’nin (1201-1274) meşhur eseri Ahlak-ı Nasıri'den sonra Farsça ahlak kitapları içinde en tanınm..
En temel insani değerlerden birisi olan merhametin tüm dünya üzerinde sessizliğe büründüğü, bebeklerin, çocukların vahşice katledildiği bu utanç verici günlerde dünyanın İslam dininin merhamet anlayışına, Peygamber efendimizin sevgi ve şefkate dayalı ahlakına ne kadar çok ihtiyaç duyduğu bir kere da..
Bu çalışmada Akseki’nin “Köylüye Din Dersleri” başlığını taşıyan eserini tanıtmak ve söz konusu eserin metnini günümüz Türkçesi’ne çevrilmiş ve notlar ilave edilmiş şekliyle okuyucuyla buluşturmak hedeflenmiştir. Bu sayede Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaygın din eğitimi ile ilgili yazılmış bir metni..
Mâverâünnehir coğrafyası, Hanefî mezhebinin önemli bir merkezi haline gelerek, bu bölgeden çıkan pek çok önemli Hanefî fakihinin yetişmesine vesile olmuştur. Bu başarı, bireysel çabaların ötesinde, birçok âlimin bir araya gelerek sergilediği kolektif gayretlerin bir ürünüdür. Zira eserleri günümüze..
Elinizdeki çalışmanın birinci bölümünde Sultan I. Mes‘ûd’un Dandanakan mağlubiyetinden Ferrûhzâd’ın ölümüne kadar meydana gelen iç ve dış siyasî olaylar ele alınmıştır. İkinci bölüm Sultan İbrâhim’in tahta geçişi ve Selçuklularla yapılan sulhla başlamakta, III. Mes‘ûd’un ölümüyle sona ermektedir. Bu..
Klasik Arap edebiyatında âyet ve hadislerin parça parça veya bütün olarak metne ve konuşmaya yerleştirilme sanatı olarak bilinen iktibâs büyük bir önemi haizdir. Pratik bir olgu olarak Hz. Peygamber ile başlayan iktibâs ilk başlarda sadece Kur’ân, daha sonra ise Kur’ân ve hadis merkezli bir alıntı t..
Kur’ân’ın yorumuyla ilgili farklı yönelişlerden birisi, Hint alt kıtasında sistemleşmiş, daha sonra bir ekol haline gelmiş, Kur’ân’a tekrar dönülmesini dile getiren Kur’âniyyun ekolüdür. Kur’ân’a metin merkezci yaklaşarak, her şeyin Kur’ân’da bulunduğunu ileri süren ve te’vile sonuna kadar kapıların..
İlmî kaidelerinin tespit ve teyidi belirli bir zaman ve mekanla sınırlandırılmış olan nahiv, sarf ve lügat ilimlerinden farklı bir kategoride değerlendirilen belâgat ilmi, dil ilimlerine kıyasla daha özgür bir muhtevaya sahiptir. Dolayısıyla özgün şairler, yaratıcı yazarlar olduğu sürece belâgat ilm..
Hz. Peygamber’in Uygulamalarında Ehliyet ve Liyakat isimli üç ana bölümden müteşekkil olan bu çalışmanın birinci bölümü ehliyet ve liyakat kavramlarının tahlili ile ilişkili anlam ve kullanımlara sahip adalet, emanet ve sadakat kavramları üzerinde durmaktadır. Bu bölümde ayrıca Câhiliye dönemi uygul..
Tevbenin had cezaları üzerindeki rolünü incelediğimiz bu çalışmada öncelikle tevbenin kısa tarihçesi, kavramsal çerçevesi, genel esasları, hükmü ve geçerlilik şartları gibi konulara değindik. Daha sonra girizgâh mahiyetinde olacak şekilde İslâm hukukunda suçun tasnifine kısaca yer verip, akabinde ha..
Haram kelimesi ile ilişkilendirilen bir şeyin çerçevesi, somut engellerle belirlenmek zorunda değildir. Onun sınırları zihinlerde başlar ve birtakım psikolojik sınırlarla çizilir. Böylece kelime ile ilintili olan her şey, profan dünyadan ayrılır ve yanına yaklaşılamaz özel bir varlık veya eylem düze..
Düşünme veya anlama; insanoğluna özgü fıtrî, zihnî ve ulvî bir faaliyettir. Yüce Allah, insanlara olan muradına delâlet etmek üzere sözünü Kur’ân olarak ortay koymuştur. Kur’ân’ın nüzûlünden günümüze kadarki tefsirî çalışmalar, onun doğru anlaşılmasına yönelik metodoloji ve dil eksenli bir ilkesel ..
Nüzulünden 14 asır sonra dahi Kur’ân ayetleri hakkında söylenilecek bu kadar çok şeyin olması onun evrenselliğini ve zamana meydan okuyan tazeliğini göstermektedir. Her çağda insanlar aynı ayetleri okumuşlar ama farklı şekilde anlamışlar ve kendi dönemlerindeki bilgi altyapısına göre tefsir etmişler..
İslam hukuku alanında tamamıyla yeni bir olgu olmayan fıkhu’l-ekalliyât anlayışının fıkhî teamülleri İslam’ın ilk yüzyıllarına dayanır. Mekkeli müşriklerin baskılarını engellemeye güç yetiremeyen Hz. Peygamber, kabilelerinin içinde himayesiz kalan Müslümanlara, Hristiyan Necâşî Ashame’nin hükümdarlı..
Ebu Yakup Sekkâki Miftahu’l-Ulum adlı eseriyle Arap belagatinde çığır açmış bir dilbilimi âlimidir. Müellif ve eseri, Doğu/Harezm belagat ekolünün teorik ve sistematik yaklaşımını temsil etmektedir. Sekkâki bu eserinde dil ilimlerini ilmü’l-edeb kavramı altında tasnif etmiştir. Bu bağlamda ilmü’l-ed..
Hz. Peygamber (s.a.s.) döneminde zühd kavramıyla ifade edilen ve İslâmî hayatın bir parçası olan tasavvuf hem düşünce sistemi açısından hem de insanın terbiye edilmesi açısından önemlidir. Zühd dönemi hicri 6. yüzyıla kadar yaşanırken bu yüzyıldan itibaren tasavvuf ekolleri oluşmaya ve bugünkü anlam..
Fukahânın ‘kadın’ hakkında genellikle olumsuz bir tasavvura sahip olmasına, Kur’an ve sünnetin doğru anlaşılmaması ve yanlış yorumlanması, toplumsal gerçeklerin gözardı edilmesi ve uydurma olduğu tespit edilmiş rivayetlere dayanılarak toplumun kadın konusunda yönlendirilmesinin sebep olduğu düşünülm..
Anadolu’nun Türkleşmesini sağlayan Alperenler, Anadolu Türk ve İslam beldesi oluncaya kadar çalışmışlardır. Bu hizmet Hoca Ahmet Yesevi ve talebeleriyle başlayıp asırlar boyu devam edegelmiştir. Günümüzde de aynı aşkla ve şevkle gönül insanlarımız bu hizmeti devralıp devam ettirmektedirler. Bu öneml..
İlerlemeci-pozitivist anlayışın temel tezi din ve dinî olanın hurafeler olduğu, bilim ile teknolojinin ilerlemesiyle dinin aşamalı olarak ortadan kalkacağı şeklinde idi. Bu tezin bilimsel bir tespit değil de bir temenni olduğunu söylemek zor olmayacaktır. Bunun göstergesi de ilahî dinlerin yanı sıra..