Kapı Yayınları

İstanbul, hüseyin rahmi’yi yaratmakla kalmaz, uzun vadede, yazdıklarıyla o, istanbul’u koruma altına alır. Dil ve bu dile işlemiş bütün yaşantı envanteri zor bir birikim oluşturur. Bu yönden, kuyruklu yıldız altında bir izdivaç’ı okumak istanbul’u ve onun ruhunu da okumak demektir. Zaten, roman boyu..

Mehmed Emin Yurdakul, Agaoglu Ahmet, Yusuf Razi Bel, Nazmi Ziya Güran, Çalli Ibrahim, Ömer Seyfeddin, Celâl Sâhir Erozan, Hamdullah Suphi Tanriöver, Ahmet Yekta Madran, MüfidRâtib, Ali Cânip Yöntem, Ibrahim AlâettinGövsa, Orhan Seyfi Orhon, Enis Behiç Koryürek, Hifzi Tevfik Gönensay, Hakki Süha Gezg..

Sultan II. Abdülhamid ve Zamaninda, öldürülmekten ve hürriyetten korkan bir padisahin, Sultan II. Abdülhamid’in hayatina dair pek çok ayrinti birinci derece yakin taniklar tarafindan dile getiriliyor. Tarihimizde Hayal Olmus Hakikatler adli eseriyle taninan Ahmet Semih Mümtaz’in gazete ve dergilerde..

Sevinç Çokum, Tren Burdan Geçmiyor’la yakin zamanlarin romanlari dizisine belki bütün eserleri içerisindeki en farkli metnini ekliyor. Medya dünyasindan, inandigi dogrulari birakmamak için direnen Nüzhet Fermanli, yeni yetisen tutkulu genç gazeteci Aysan, varligini kurallara sikismis toplumun bir ye..

Peygamberimizin kutlu vasiflari ile mübarek güzelliklerini anlatan Hilye- i Saadet, asirlar boyu halk arasinda makamla okunmus muhtesem klasiklerimizden biridir. Hz. Muhammed’in (s.a.s) fiziki, ahlâkî, ruhî ve insanî özelliklerinin güvenilir kaynaklardan derlenmesiyle meydana getirilen bu eseri okud..

Şairler vardı… Şiiri gönülde duyup fikirde hummaya dönüştürerek tam altı asır yaşamışlardı. Onlar, yürekleri ürpertmekten ziyade, zihni sarhoş etmek için mısralar yazarlardı. Aynı dilber için sevdaya tutulup sonsuz acılar çekerlerken, aynı medeniyetin genel kabulleri içerisinde bilimin, sanatın, fel..

Bir kahve molasindan meram, bir çift sözdür ki, o söz ruhumuzu dinlendirsin, dimagimizi sarhos etsin. Hani denilmistir: Gönül ne kahve ister ne kahvehane Gönül sohbet isler kahve bahane. Bu kitabin içindekiler de bir kahve molasinda okunabilecek, belki okumayi eglenceye dönüstürebilecek küçük hikâye..

Sevinç Çokum, öykü dilini elden bırakmayan yeni anlatılarıyla dünyayı daha insanca görmemize olanak sağlıyor. Çokum, Tek Kalan Fincan’da, hayatı, yaşanmışlıkları ve en çok İstanbul’u öyle naif bir kalemle anlatıyor ki yanı başınızda bir ağaç sürekli çiçek açıyormuş gibi hissediyorsunuz. Her eşyanın ..

Kimine göre bir meslek, kimine göre bir kariyer vesilesi, kimine göre de sosyal güvence yolu olarak görüldü öğretmenlik. Öğretmenlerin seven sarmalayan aydın ve bilge yüreği pek görülmedi, görülmek istenmedi. Oysa sevgi yolunun ışıklarıydı gözleri, karamsar ve başa gelen olmaz işlerin umutsuzluğun..

Hayâl-i halka-i zülfünle eksim düsse deryâya Zamân-i hasre dek girdâb-ber-girdab olur peyda (Nabi) Hâl kâfir, zülf kâfir, çesm kâfir el amânSer-be-ser iklim-i hüsnün kâfiristân oldu hep 8nedim)Baglanip zülfünde bozdum ahdi de peymâni da Çesmini gördüm unuttum derdi de dermâni da (Seyh Galib) Ürü..

Savaş bizim irademizden doğsa da kaderimiz gibidir. Biz yönetenleri dünya karışıklıklarının sergilendiği bir yerde, bir zaman parçasında bekliyordur. Bilsen o sıcak uykuları nasıl aradım, soluk kesen bir tipiden sonra atımı donmuş nehrin üzerinden buzun çıtırtılarını duyarak geçirirken artık ölümün ..

Yazarlık hayatının küçümsenemeyecek bir bölümünü İstanbul hakkında yazmakla geçiren Beşir Ayvazoğlu, bu mesaisini Bir Ateşpare Bin Yangın ile taçlandırıyor. İstanbul'a “anasır-ı erbaa”nın gözüyle bakan usta yazar, okuyucularını edebiyatın İstanbul'undan İstanbul'un edebiyatına uzanan nostaljik bir y..

Klasikler, ölümsüz olmadiklari için degil sürekli okunduklari için de degerlidir. Bizim klasiklerimiz baslangiçta bazi eksiklik ve acemilik tasisalar bile bu onlarin kurucu olma özelliklerini degistirmez. Dil kadar hayat da yeniden kurulur onlarda. Dünkü nesiller tarafindan agir aksak da oha okunan,..

Her kalp bir mağaradır; bazen güneş görmemiş ebrulî bir hüzün renginde, bazen de ateşine rüzgâr değmemiş kurşunî kül renginde… Kuldan küle varan bir hikâyedir hayat, kimsenin göremediği bir yangın yeridir yürek… Başlamadan biten baharlar yaşar insan. Henüz yolun başında solup giden yapraklardır çekt..

1944 yılı... İkinci Dünya Savaşı’nın tüm şiddeti ile devam ettiği günler. Bulgaristan topraklarında ortağı Almanya’nın askerleri cirit atmakta. Ancak işler bu iki ülke için hiç iyiye gitmiyor. Bir yandan Müttefikler iyiden iyiye üstünlüğü ele geçirmekteler, diğer yandan ülkedeki SSCB destekli sosyal..

John D. Caputo,Günümüzün en bilinen düşünürlerinden birisi…Hakikat gibi zorlu bir konuyu kolay okunur kılan yaklaşımıyla onu bugün nasıl tanımlayabileceğimizi tartışmaya açıyor.İnsanın hakikat düşüncesini kavramak için yaptığı yolculuklar, gerçekte bir krizin karşılığı mı? Sabit bir kabule bağlı kal..

Benim sevgili dinleyicilerim ve okuyucularim!Uzun derbederlik hayatimda o kaldirimdan bu kaldirima; o kapidan bu kapiya; o diyardan bu diyara; ney im ve mey imle bir kuru yaprak gibi savruldum. O günlerde beni sinenize bastiniz, gönlünüzde yer verdiniz, kusurlarimi affettiniz!Rica ederim, burada da ..

Kültür ve medeniyet krizinden, çatışmasından, hatta savaşından sık sık söz edildiği, buna istinaden politikaların oluşturulduğu, tedbirlerin alındığı bir dönemi yaşıyoruz. Kültür ve medeniyetin “Siyasetin Aynası”ndaki yeri gittikçe daha görünür ve önemli hâle geliyor. Mehmet S. Aydın, akademik birik..

Sultan İbrahim dönemi…Samur kürkler…Amber kokuları... Zevk ve safanın, ihtişam ile gösterişin ve pek tabii buna bağlı savurganlığın zirve yaptığı zamanlar… Yetmedi, saray entrikaları, kadınların iktidar odağı olması,devlet adamlarının haksız yere cezalandırılması. Hak hukuk düşüncesinin iyiden iyiye..

İslâm, tarihçilerin, hâlâ canlı konularının başında geliyor. İslâm’ın Tarihi, doğduğu topraklardan başlayarak adım adım dünyayı da ilgilendirdi hep. İlk insan, ilk peygamberden başlatır İslâm kendini. Hz. Muhammed'in ortaya çıktığı döneme gelinceye dek neler yaşandı? Hz. Muhammed kimdi, ilk vahyi ne..

“Hangi yolu yürüdüysem, hangi yoldan da kaçındıysam hepsi burada bitiyordu, bir çıkış yolu daha olmayan, sırf o yüzden bile ölümün mekânına benzeyen ve muhakkak meleklerin arazisine yakın düşen bu vadide...”Annemarie Schwarzenbach, Nazizm’i doğuran, cinsel yöneliminden dolayı onu da yalnız bırakan b..

Yaydan firlayan ok gibidir agizdan çikinca bir söz. Ve hiç geri dönmüs degildir atildikta sonra bir ok. Seli basindan baglar ileriyi gören kisi. Ve geçtigi yerleri harap eder bastan baglanilmayan sel. Ne tükenmez hazinesin sen ey dil ve ne devasiz bir dert! ·Anadolu Celâleddin ·Dinle Neyden ·Ambarda..

Ask yalnizca bir tanedir; ama görüntüleri onlarca, binlerce, belki milyonlarcadir. Siradan ilgilerin ve sevgilerin ötesinde, görünen perdelerin arkasinda, fark edilen renklerin maverasinda çildirtici bir hasreti ve kaliptan siyrilmis bir özlemi tanimak ve duymak isteyen varsa eger, bu kitap iste onu..

Sadî, hikmetli ögütler ve unutulmaz ibretler içeren hikâye gelenegimizin zirve isimlerinden biri. Sadî’nin Gülistan adli bu eseri, birbirinden çarpici hikâyeler ve ilgi çekici karakterlerle dolu. Yazar okurunu bazen çöllerde, bazen sehirlerde gezdirir. Bazen bir ögrenci, bazen de bir tacirle tanisti..

Klasikler, ölümsüz olmadiklari için degil sürekli okunduklari için de degerlidir. Bizim klasiklerimiz baslangiçta bazi eksiklik ve acemilik tasisalar bile bu onlarin kurucu olma özelliklerini degistirmez. Dil kadar hayat da yeniden kurulur onlarda. Dünkü nesiller tarafindan agir aksak da olsa okunan..

Beşir Ayvazoğlu, sizi kültür ve edebiyatımızın renkli dünyasında kısa bir gezintiye davet ediyor. Bu kitapta modern edebiyatımızın Bektaşileri, medyumları, düellocuları, diplomatları, ütopyacıları, balıkçıları, intihalcileri, çirkinleri, kedicileri, saatçileri ve saat meraklılarıyla tanışacak; Namık..

Ayrılırken söylenen sözler, beraberken yaşananların bir özetidir.Yaşam denen sırrın içinde bir sırdı o Üstüne söylenen bütün sözler yarım Adı ise baki kaldı: O sırrın adı ayrılıktı. Kaybetme korkusuna, ayrılık kaygısına dair yarım kalmış sözler bu romanın sayfalarında tamamlanıyor.Mustafa Ulusoy, İ..

Anadolu sadece siyaseten değil kültürel olarak da adım adım yurt oldu Türklere.Âşık Paşa gibi Türkçeyi, dili önde tutan şairler, kültür insanları tarafından bir adım daha öteye taşındı yurt fikri.Hikâye anlatmaya dayalı öğüt kitaplarının hayli geçmişe dayanan bir geleneği vardı ve Âşık Paşa bunu biz..