“Mutluluğu ele geçirmek. Bütün mesele sanki bu.”Tamer Kütükçü, anı gölgelerinin korunaklı güzergâhında duvar diplerindeki kırgın gelinciklerden yaz bitimlerinde kayboluşların içimizde bıraktığı acı tortulara, çocukluğun ve ilk gençliğin unutulmaz anlarından modern yaşamın içinde yok olan keçi yollar..
Fotoğrafa aldanmayın a dostlarBen aslında güzelimAma nedense çirkin çıkıyor bütün pozlarımO çok güzel poz verenler var yaHep fotoğraf hilesi onlarınkiBiraz da makyajYoksa onlar da benim gibiÜrün Adı: Fotoğrafta Çirkin ÇıkanÜrün Kodu: 9786051558868Yazar: Cengizhan OrakçıBasım Yılı: 2020Kapak Türü: Ka..
“İsmail Hakkı, İttihat ve Terakki içinde münevver, Avrupa’yı bilir, okumuş ve daima okuyan, çalışan bir unsur idi. Meşrutiyet’in ilk zamanlarında, gizli bir ihtilal cemiyetinden âşikâr bir siyasî parti haline geçmek safhalarında bulunan İttihat ve Terakki için için buhranlar ve mücadeleler geçirirke..
Doğu’nun Türkler, Moğollar ve İranlılar tarafından belirlenen Ortaçağ tarihini, muhtelif başlıklar altında özgün kaynaklara ve saha araştırmalarına odaklanarak ele alan Prof. Dr. Osman Gazi Özgüdenli, bilimsel çabasının önemli bir ürünü olarak şekillenen Ortaçağ’da Türkler, Moğollar, İranlılar isiml..
Türkler tarih boyunca Asya’nın hemen hemen tamamında, Avrupa’nın batı kesimleri hariç en büyük kısmında, Afrika’nın kuzey yarısı ile doğu kıyılarında, Basra Körfezi’nden Arabistan çöllerine kadar uzanan büyük bir alanda değişik devirlerde hakimiyet kurmuşlardır.Tarihi Romanları ile tanınan Hasan Erd..
“İkisi de menfaatten ziyade şahsi keyifleri, şerefleri ve macera hırsları için çalışıyorlardı. İkisi de, birkaç kuruş irtikab edenler kürek cezası yerken milyonlar çaldığı hâlde ‘mesned-i izzet’te oturan adamları soyarak halkın sempatisini kazanmışlardı. İkisi de fukaraperver, cömert, hovarda ve müs..
Ahmed Güner Sayar, yüksek tahsil için gittiği İngiltere’de hocası Süheyl Ünver’in tavsiyesi ve yönlendirmesi üzerine Yusuf Mardin’le tanışmış ve bu tanışıklık Mardin’in görev için ABD’ye gitmesiyle bir mektuplaşma sürecini başlatmıştır. Yusuf Mardin’in emekliliğinin ardından İngiltere’ye yeniden yer..
Hikâyeler tılsımını kolay kolay yitirmezler. Zaman ve zemin dönüştükçe var olurlar,farklı ağızlarda ve formlarda yaşarlar. Yazılı edebiyatın ilham kaynağı olan halk anlatılarıyla birlikte varlıklarını sürdürürler. Söylence, mit, efsane, rivayet, masal…Türlü biçimlerde tekrar tekrar vücut bulurlar. G..
Nurcihan, yeniden konuşmaya başladı. İki cümlesinden birinde Gökhan’ın cevaplamasını istediği soruları doğrultuyordu. Yanıt alamadıkça sesi de beynini kemiren asabiyet de katlanarak büyüyordu. “Ellerim Gökhan… Ellerim neden siyah?” diyerek bir hazin paragrafa uzandı. Öfkeli soluklardan genişleyip kü..
Türkiye-Azerbaycan stratejik ortaklığından sürekli bahsedilse de, elinizdeki kitap bu ilişkileri “stratejik ortaklık” kavramı çerçevesinde bütün boyutları ile ele alan ve inceleyen ilk kitaptır. Kitapta Türkiye-Azerbaycan stratejik ortaklığı tarihî, kültürel ve etnik boyutları dikkate alınarak iki a..
Roger Finch’in mukayeseli mitoloji konusunda ufuk açıcı bir makalesine dayanan kitap, Cengiz Han’ın yükselişi ve Moğol imparatorluğunun kuruluşuyla ilgili temel metin olan Moğolların Gizli Tarihi’ndeki üç efsanevi motifin, “mucizevi doğum”, “terk edilen bebek” ve “vahşi çocuk” mitemlerinin Avrasya k..
Roman, tiyatro eseri, şiir vs. gibi çeşitli alanlarda yazmış olsa da Jack London’un en başarılı olduğu alan kuşkusuz yaklaşık 5000-7000 kelimeye sığdırdığı küçük hikâye formudur. Anlatım gücü bu formda zirveye ulaşır.Vahşetin Çağrısı ve Beyaz Diş romanları edebî yönden en dikkat çeken eserleridir. İ..
Küçük yaşta önce annesini sonra da babasını kaybeden ve Polly Teyze’sinin himayesinde yaşamaya başlayan Pollyanna, sarıldığı mutluluk oyunuyla hayatın iyi ve güzel yanlarını insanlara gösterip onların dünyaya bakışını değiştirecek ve Beldingsville kasabasından tüm dünyaya yayılan bu iyimserlikten ev..
Ömrünü Türk tarihine, Türk milletinin tarihî ve güncel meselelerine hasreden büyük tarihçi, mütefekkir ve dava adamı Prof. Dr. Osman Turan’ın dört ciltlik bir külliyat halinde yayımlanacak makalelerinin bu ilk cildinde, tarihçi Yunus Emre Kaleli tarafından kaleme alınan geniş bir biyografisi ve bibl..
Müellifi Yûsuf Hâs Hâcib tarafından, “her iki dünyayı birden tutan bir el” olarak nitelendirilen Kutadgu Bilig, Balasagun’da telif edilmeye başlanmış, on sekiz ay süren bir yazma faaliyetinden sonra Kâşgar’da 1069/1070 yıllarında tamamlanarak Karahanlı hükümdarı Süleyman Arslan Hakan oğlu Tavgaç Ulu..
Ürün Adı: Moralı Esseyit Ali Efendi (1797-1802) - Fransa’da İlk Daimi Türk ElçisiÜrün Kodu: 9786051558653Yazar: Maurice HerbetteBasım Yılı: 2019Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 256Kağıt Cinsi: Kitap KağıdıÇevirmen: Erol Üyepazarcı..
Sen hiç delirdin miHele de sonbaharın kıvrımlı yok oluşundaDelilikle Öpüşmek hangi akılla mümkünBu benim delirme yolculuğumAdım Deniz Ömür Kısaca DÖEşiklerde dolaşan bir reddedilişimBeni ayna say Kırk kat içini sana izletecek yaralarını tek tek teşhir edecek ortasından çatlamış bir aynayımKaç yüzün ..
Masal, Alman romantiklerin sığındıkları muhayyel bir vatandır. Goethe içinse hakikate götüren sağlam bir köprüdür.Goethe’nin burada tercümesini sunduğumuz Masal’ı, harikulâde bir hayal oyunu, şairane bir fantezidir; fakat aynı zamanda fevkalâde edebî ve son derece önemli bir metindir; aynı zamanda ş..
Birinci Dünya Savaşı dört yıl sürmüş, Balkanlarda başlayan savaş yine Balkanlarda bitmiş, Bulgaristan’ın mütareke imzalaması zincirleme münferit mütarekelerin ortaya çıkmasını tetiklemiştir.Selanik Mütarekesi’yle Bulgaristan’ın savaş dışı kalması, esasında İtilâf Devletleri için yeterli görülmüştür...
“Cingöz, Mehmet Rıza’nın taklidini yaparken sinsi ve şeytani kahkahalar da atıyordu.Devam etti:‘Allo, allo…’ Her büyük zabıta vakasında kim bilir kaç yüz defa allo denmiştir. Ben bir zabıta romanı yazsaydım, ismini ‘Allo, allo’ koyardım.”Allo… Allo… Yetişiniz! ilk defa 8 Aralık 1932-7 Mart 1933 tari..
Bu kitapta, MS 4. yüzyılda yaşadığı düşünülen ve Sanskrit edebiyatı- nın en önemli temsilcilerinden biri olarak Hint’in Shakespeare’i nitelemesiyle anılan Kalidasa’nın şiir formundaki iki eserinin, Ritusamhara (Mevsimler Geçidi) ve Meghaduta’nın (Haberci Bulut) Sanskrit asıllarından Yalçın Kayalı ta..
İngiliz ve Amerikan edebiyatına ait verimlerin Seda Taş İlmek tarafından derlenip Türkçeleştirilmesiyle oluşan bu seçkide 17 yazarın 17 öyküsü yer almaktadır:Nathaniel Hawthorne: “Ölülerin Eşleri”Edgar Allan Poe: “Kızıl Ölümün Maskesi”Frank R. Stockton: “Kadın mı Yoksa Kaplan mı?”Oscar Wilde: “Sadık..
Bodur elmanın çıplak dallarına iki serçe kondu. Yavaşça yaklaştım onlara. Biraz cıvıltı, biraz umut bulmak için hayata dair. Korktu ayak seslerimden ikisi de.Bir üstteki dala kanatlandı. Dal hafif hafif sallandı. Dün gece yağmış olan yağmurun sularından birkaç damla düştü yere, soğuk ve toprağa karı..
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin Önsözüne göre, dehşetten ve yoksulluktan kurtulmuş insanların, içinde, söz ve inanma hürriyetlerine sahip olacakları bir dünyanın kurulması en yüksek amaçtır.Lozan Andlaşmasına göre, herhangi Türkiye tebâsının herhangi bir lisanı serbestçe kullanmasına karşı hiçb..
Kazanlı meşhur Türk-Tatar siyaset adamı Ayaz İshaki, 20. yüzyıl başında geldiği İstanbul’da Osmanlı Türklerinin “Rusya İslamları-Rusya’da yaşayan Türk kavimleri” hakkındaki bilgilerinin gayet az ve bu bilgilerin doğruluğunun da şüpheli olduğunu ifade ediyor.Ne yazık ki aradan geçen süre zarfında kay..
Nevzat Kösoğlu, Türk düşünce hayatının çınarlarındandı. Milliyetçiliği sistemli bir düşünce sahası haline getirmek isteyen ve bunun için gayret eden bir düşünürdü. Bu manâda da Ziya Gökalp’tan başlayıp Mümtaz Turhan ve Erol Güngör’de mükemmel ifadesini bulan bir milliyetçilikten yanaydı. Onunki kült..
Bir tarafta sarsılmaz kudretini yeryüzüne damgalamış bir dünya imparatorluğu, diğer tarafta ise sayısız kavme baş eğdirip İtil’den Tuna’ya kadar hükmeden bozkırın çocukları. Bir tarafta zekâsı ve savaşçılığıyla korkular salan Gerçek Romalı general, diğer tarafta ise kavimleri titreten Tanrı’nın Kırb..
Turgut Güler’in, Gazavât-ı Hayreddin Paşa’yı esas alarak yazdığı Deryâlar Sultânı, denizlerde Türk satvet ve hâkimiyetinin kurulduğu 16. asrın pek çok büyük adamından birinin, karaları demir kuşaklı cihan pehlivanlarıyla tutan Osmanlı-Türk Cihân Devleti’nin Akdeniz sularını ve kıyılarını onun eliyle..
Hunlar için ata yurtlardaki parlak günler geride kalmıştı. Etraflarını kuşatan düşmanlar günden güne sıkıştırıyor, bir zamanlar zafer dolu akınlar yaptıkları bozkırlar onlara dar geliyordu. Büyük göçün vakti geldiğinde Hun Hakanı Balamir Han kesin buyruğunu verdi: “Daha da batıya!” Fakat bir geçit b..
“Kıyamet günü korkunç bir rüzgâr âlemin altını üstüne getirip bütün varlıklar yok olurken, sadece bir kurt ayakta kalmak için dayanacak. Önce tüyleri dökülecek, sonra derisi soyulacak, etleri lime lime kopacak bedeninden. Bütün ızdıraplara katlanacak. Ve son ana kadar direnecek.”Toprağa ve sulara il..
“Gök çadırımız, güneş bayrağımız” yeminiyle bütün cihana hükmeden Oğuz Kağan, artık hükümranlığını altı oğluna bırakmak istemektedir. Fakat onların da cihangirliğe layık olduklarını ispatlamaları için, başarmaları gereken zor bir vazife vardır: Kutlu alametler olan altın yay ve gümüş okları bulmak.A..
Doğru yönetim yapısı ve doğru insan gücü seçimi bir sektörde başarının vazgeçilmez unsurlarıdır. Türk sporunun daha iyi noktalara gelmesi, yönetim sisteminin köklü bir şekilde değişmesi, eğitimli, yüzü modern dünyaya dönük, bilime açık spor yöneticilerinin yetişmesi ve önemli makamlarda görev almala..
Genç Kalemler, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin teorisyeni Ziya Gökalp’ın çevresinde gelişen “Yeni Hayat” hareketinin de merkezinde yer almış ve Gökalp’ı, sadece İttihat ve Terakki’nin değil Türkçülük fikrinin de ideoloğu haline getirmiş bir dergidir. Gökalp’ın, özellikle bu dergide neşredilen “Turan..
“Arthur Schopenhauer'in son dönem çalışması Parerga ve Paralipomena, ölümünden dokuz yıl önce, 1851'de yayımlandı. Temel eseri İrade ve Tasavvur Olarak Dünya (1819) takdir edilmeksizin 30 yıl geçmişti. Ancak Parerga ve Paralipomena ve mahsusen bu eserin içinde yer alan ‘Yaşam Bilgeliği Üzerine Afori..
Edebiyat târihçileri, son asır fikrî, içtimâi ve edebî sahaların Peyâmi Safâ gibi bir büyük ismi hakkında umûmî hükümler verirken, onun hikâyeleri üzerinde her nedense durmazlar. Halbuki, bir sanatkârın belli bir cephesini bütünüyle değerlendirmek, ancak o sahada yazdıklarının tamamını gözden geçirm..