Müzikolog, müzik ve sanat tarihçisi, yazar ve çevirmen, araştırmacı, eğitimci ve yönetici olarak Türkiye’de sanat ve kültür yaşamına 20. yüzyıl boyunca ciddi katkılarda bulunmuş, Cumhuriyet döneminin önemli aydınlarından biridir Cevad Memduh Altar.Altar, çocukluk dönemine denk gelen Osmanlı İmparato..
Herkesin film yapma hayali, bahaneleri bir kenara bırakıp harekete geçenlerin cesaretleriyle, emekleriyle, dayanışmalarıyla gerçeğe dönüştü. Ceplerinde beş kuruş yokken, milyon dolarlık filmler çektiler. Ödünç malzemeler, kobaylıktan elde edilen cüzi gelirler, boğaz tokluğuna toplanan ekipler, korsa..
Bu kitap, Türkiye İş Bankası’nın 9 Ocak 23 Şubat 2019 tarihleri arasında İş Sanat Kibele Galerisi’nde gerçekleştirdiği Maria Kılıçlıoğlu Retrospektif Sergisi için hazırlanmıştır. This book has been prepared in coordination with Maria Kılıçlıoğlu Retrospective Exhibition held at İş Sanat Kibele Gall..
Bu kitap, Türkiye İş Bankası’nın 19 Kasım - 29 Aralık 2018 tarihleri arasında İş Sanat Kibele Galerisi’nde gerçekleştirdiği Erol Kınalı Retrospektif Sergisi nedeniyle hazırlanmıştır.Thisbook has beenprepared in coordinationwith Erol Kınalı Retrospective Exhibitionheld at İş Sanat Kibele Gallery betw..
İtalya’da Rönesans Kültürü, İtalya’nın on dört ila on altıncı yüzyıllardaki modernleşme sürecini gözler önüne seren bir klasik niteliği taşımakta; bu niteliği öne sürdüğü tezlerin öneminden ve anlatılış biçiminden almaktadır. Burckhardt, İtalyan Rönesansı’nı hem modernizmin hem de bireyselliğin doğu..
Sanat hakkında bildiklerimi, sanatçı, sanat uzmanı ya da sanat eleştirmeni olarak değil; bir sanatsever olarak sanata ilgiyi arttırmak amacıyla kaleme aldım.Bu kitabı yazmaya karar vermemin bir başka nedeni daha var: Uzun zamandır sahip olduğum, evimin duvarlarını süsleyen ve sa..
Türkiye’de sanat tarihinin Türk Sanatı bölümü içinde başlı başına bir uzmanlık alanı olarak üzerinde durulmaya, Dr. Emel Esin ve Prof. Dr. Nejat Diyarbekirli ile başlanan, Erken Devir Türk Sanatı (İslam Öncesi Türk Sanatı) çalışmaları, Prof. Dr. Yaşar Çoruhlu ile bir gelişme ivmesi kazandı. Elinizde..
Türk edebiyatının mühim isimlerinden Tarık Buğra, Yalnızlar adlı romanının doğuşunu bu eseriyle ilişkilendirir ve şöyle der: “Akümülatörlü Radyo benim ilk eserimdir. Ona bir amatörün ilk eserine verebileceği taptaze dikkatleri, gözlemleri, içtenliği ve duygu, düşünce birikimlerimi koymaya çalışmıştı..
Romanları, tiyatro oyunları ve senaryolarıyla çok yönlü bir yazar olan Tarık Buğra’nın Zafer Gaye Değildir isimli senaryosu, sonucu veya sonuca giden yoldaki çarpıcı olayları ve başarıları değil, Mustafa Kemâl’in Atatürklüğe, gerçek söylenişi ile de Türkiye’nin ve Türklüğün gerçek kurtuluşuna yöneli..
Tarık Buğra’nın beşinci oyunu Güneş ve Arslan ilk olarak Ötüken Neşriyat tarafından 1988 yılında yayımlanmıştır. Güneş ve Arslan Tarık Buğra’nın ifadesiyle “Tarihî bir oyun değildir, belki bir masaldır; ama evvel zaman içinde yerine, gelecek zamanlar içinde diye başlanacak bir masal”dır.Ve Buğra şu ..
Edebiyat ve sanatın merkezine insanı ve onun fertleşme serüvenini koyan Tarık Buğra hem romanlarına hem tiyatro eserlerine bunu yansıtmış, bu yüzden de sadece iyi bir romancı değil aynı zamanda tiyatro eserleriyle bir sanatçı olarak sayılmıştır.Tarık Buğra eserlerini Türkçe konusundaki hassasiyetini..
Nuran Tiyatrosu ve Nahit… Hüzün, neşe, gayret… Bir yanda rüyalar, bir yanda sanat… Tarık Buğra’nın dördüncü oyunu olan İbiş’in Rüyası, geleneksel Türk tiyatrosunun mühim isimlerinden Naşit’in hayatından esinlenerek yazdığı İbiş’in Rüyası’nda son derece duygulu bir aşk hikâyesi anlatılmaktadır. Eser,..
Tiyatronun gelişiminin iki unsura bağlı olduğunu düşünen Tarık Buğra, bu unsurları mesleklerine tutkun tiyatro adamları ve yerli tiyatro yazarları olarak sıralamıştır. Pek çok romanı oyunlaştırılmış ve hatta dizileştirilmiş bir yazar olan Buğra’nın tiyatro eserleri de çok kez sahnelenmiştir.Tiyatro ..
Tarık Buğra’nın ikinci oyunu Yüzlerce Çiçek Birden Açtı idealizm temalıdır. İlk olarak Ötüken Neşriyat tarafından 1979 yılında kitaplaştırılmış ve 1989-1990 yılları arasında Devlet Tiyatrolarınca sahnelenmiştir. Yüzlerce Çiçek Birden Açtı, baskı rejimlerinin insanın mutlu olma hakkını nasıl elinden ..
20. yüzyılın anlatısı sinemadır. Çok kısa bir zaman içinde hükmünü tüm kıtalara yaymış, anlatı türünün eski ve saygın ürünlerini bile kendisine ram etmiştir. İnsanın anlatıyı “görmek” iştiyakı, her direnci kırmış, “talep” kendisini herkese dayatmıştır. Üstelik bu süreçte başlangıçta salt eğlence ola..