Edebiyat

YAZAR ÖZGEÇMİŞGöksel Bekmezciben, göksel bekmezci.kendimi bir yerlerden tanırım ama çıkaramam.yalnız yaşarım. fakat evime geç kaldığımda telaşlanırım. kalbim ‘78 model ve tek tanrılıdır, ruhumsa yan sanayi. bazı şeyler hayal gücüme gider, çok şeyse bilinçaltımda ezilir. aşklarımda yoklama alırım. iç..

Balolar, revüler, gazinolar, pastaneler, sokak eğlenceleri ve daha nicesi…Adına ciltler dolusu kitap yazılan, şarkılar bestelenen, aynı zamanda eğlence kültürünün merkezi sayılan İstanbul’daki renkli hayatların nabzını tutan Cumhuriyet’ten Günümüze İstanbul’da Eğlence Hayatı, okura rengârenk bir dün..

Felsefe, bilgelikaşkıdır.Amabilgeliğin ne anlamageldiği, insanınneyidüşündüğüneveyaneyebaktığınabağlıdır. Bilge olmayanlarzihinlerini, duygularınıya da duyumlarınıkapatır; bakmamayı, hissetmemeyi düşünmemeyitercihederler. Sıradaninsanlarınyollarıırmaklara, denizlere, dağlara, derelere, tepe ve vadil..

Herkesin bir hikâyesi vardir. Bazilari kâgida yazar hikâyelerini, bazilari sadece içinde tutar ve yasar. Ama bazilari vardir ki, bir küçük resimle bedenine kaziyarak her an yaninda tasir hikâyesini.Küçük Prens Tenimde kitabini açtiginiz andan itibaren onlarca fotograf görecek ve her bir fotografta d..

“En çok da unutmaktan korkardı. Korku üzerine yazarken de sık sık yineleyip durmuştu; ‘korkudan korkmak,’ diye. Bundan kurtulmak insanın kendinden kurtulmasıdır, bunun da güç olduğunu anlatmıştı o yazdıklarında. Bambaşka korkular sarmıştı bedenini. Kendine bile anlatamadıkları…”Edebiyatımızın iz bır..

Seni sevmek, bir tutam umut yetiştirmek bataklıkta… Seni sevmek, senden bir dünya kurup orada sadece bana hayat olmasıydı… Seni sevmek, fırtınalarda saçlarına tutunarak yürümekti… Seni sevmek, her sabah yeniden sana açmaktı gözlerimi… Seni sevmek, her duamda adının yüzlerce kez geçmesiydi… Seni sevm..

...Adamin sözü biter bitmez Ali birliklerine hücum emri verdi. Okçular, kalkanlarin himayesinde atislarina baslarken, aniden beklenmedik bir sey oldu. Kale kapisi açildi ve en az bes yüz kisi üzerlerine hücum etti. Yaklasik elli kisi Ali’nin üzerine, geri kalani da diger tarafa saldirdilar. Müslüman..

Büyük kentin yarattigi ruhsal çöküntüden dogaya kaçarak Wahlheim’e yerlesen aydin bir gençtir Werther. Orada tanistigi soylu bir ailenin güzel kizi Lotte’ye asik olur. Lotte de kayitsiz degildir bu aska ama Albert’le nisanlidir ve verilen sözler, ahlaki degerler önemlidir. Lotte, Albert ile evlenir...

"Iki çesit acima duygusu vardir. Ilki, zayif ve duygusal olandir; bu aslinda sadece baskasinin basina gelen talihsizlik karsisinda bizi saran nahos hislerden bir an önce kurtulmak için yu?regin gösterdigi sabirsizliktir. Bu, kesinlikle o insanla birlikte aci çekme duygusu degil, onun istirabini içgu..

Osman, seni kim öldürdü?Yedi kule...Yedi tas...17 Mayis 1632 gecesi... Filizkiran firtinasinin altinda bir piyade ve bir âlim... Yedikule'de bulusan Kâtip Çelebi ve kale komutani Yeniçeri Dizdar Hüseyin Aga sik sik yaptiklari gibi Satranc-i Rumi oynamaktadirlar. Altin Kapi'nin önünde, Hüseyin'in haz..

"Gurbette, yabancı diyarlarda kalmış gibiyim; yerime, evime, membaıma dönmek arzusunun bir açlık gibi içimi bayılttığını duyuyorum. Aynı İstanbul'un içinde İstanbul'u arayarak ve artık bulamayacağımı pekiyi anlayarak hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum.Ben İstanbul'un, eski İstanbul'un, o şahsiyetli v..

“Evvela bilmemiz lazim gelen bir mesele vardir; en temelli, canli mesele: Mizah her aklin, her zekânin dokuyacagi bir kumas degildir. Latife olgun bir meyve gibi kemale erdirilip öyle ortaya konmak lazim gelir. Mizah süpürge sopasi degildir; vurmak, dövmek, kaba kaba güldürmek için kullanilsin. Bu b..

“Giysiler Ne Anlatır? sadece bir moda kitabı değil. Seda'nın tecrübeleriyle koşut olarak yakın moda tarihini aktarırken irdelediği pek çok konu var. Geçtiğimiz yüzyıllara ait korse, mini etek, smokin ceket gibi anahtar objeler, 80’lerdeki marka ve logo diktatörlüğü, 90’lardaki süpermodellerin imaj y..

Bir Kuşağı Anlamak, Bir Dönemi Anlamaktır.2000’lerin başından bu yana gördüklerimi kuşaklar üzerinden okumaya çalışıyorum. Kuşakları anlamak; geçmişi onurlandırmak, geleceği mümkün kılmak için fevkalade bir araç. Bir kuşağı anlamak, bir dönemi anlamaktır. Bir dönemi anladığınızda ise paradigmanın kı..

Dis dünyaya ait nesnel verilerin aktariminda oldugu kadar, insanin iç dünyasinin sekillenmesinde ve disavurumunda dilin vazgeçilmez bir unsur oldugu su götürmez bir gerçektir. O, insanlarin düsünce dünyasini biçimlendirir, konusmak için her türlü teçhizata sahip bir canliya mucizevi bir güç katar. K..

Şiirin en önemli unsurları benzetme ve hayaldir. Özellikle de Divan şiiri çok zengin bir benzetme ve hayal dünyasına sahiptir. Divan şiirinin anlaşılmasında bu zengin içerikli benzetme ve hayal dünyasının tanınıp bilinmesi önemlidir. Bu kitap, geçmişte kalan, her geçen gün biraz daha uzaklaştığımı..

Imdat Avsar hikâyelerindeki varliklarin yogun insanîlesme egilimleri, ondaki yogun nesnelesme egiliminden kaynaklanmaktadir. Bu egilim, varlik ve nesnelerin diline karsi duyarli bir ruh tasiyan yazarlara mahsus bir ayricaliktir. Böyle müstesna bir ruha sahip olan biri, bu yetisini muhakkak kesfeder;..

…Imdat Avsar dili, özel ve sistematik kullanabilen hikâyecilerimizdendir. Avsar’in dilinin en büyük özelligi, hikâye kahramanlarinin birbirinin sesini dinliyor olmalari; okuyucu açisindan ise metnin okunurken vak’anin seyredilebilmesidir. Demek ki basit ve siradan dilin anlam ayrintilarini gizledigi..

Mit, efsane, destan ve masallarda insanligin macerasi, millî ve evrensel degerler yer alir. Ayrica fikirlerini daha etkili bir sekilde ifade etmek isteyen sanatçi yeri geldiginde milletin kültür genegindeki çesitli malzemeleri kullanir. Halk arasinda anlatilirken, kültür malzemesinin, çesitli edebî ..

Ürün Adı: Frankenstein / Gece Şehri 2.KitapÜrün Kodu: 9789751026378Yazar: Dean R. KoontzBasım Yılı: 2007Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 368Kağıt Cinsi: Kitap KağıdıÇevirmen: Mehmet Gürsel..

Dede Korkut, tarihin tozlarini üzerinden silkeleyerek seni bulmaya geldi. Yolculugu uzun, anlatacaklari çok. Tabii tek basina gelmedi. Bogaçhan, Bamsi Beyrek, Tepegöz, Salur Kazan ve Deli Dumrul onu yalniz birakmadi bu macerasinda. Dinlemeye hazir misin?Ürün Adı: Dede Korkut HikayeleriÜrün Kodu: 978..

“1945 yilinin ocak ayinda Ruslar yaklasirken, Almanlar Auschwitz’i bosaltmaya basladilar. Flora, yorgunluktan ve açliktan sersemlemis halde, asla ögrenemedigi bir dilde verilen emirleri anlamadan, karlarin içinde yürüyor, canli cenazeler ordusu her yerden dislaniyordu; Yer yok... Ne için yok? Ölmek ..

“Savaşlar olur ve insanlar ölür.Ancak bir Guryan savaşta ölmez.” “Birçok kişi, eğitim gören çocuklar gibi Gazal’a saygı duyuyordu. Guryanlar insanlar gibi değillerdi. Oldukça zeki ve güçlülerdi. Her birinin 5 ayak parmağı yerine 4 ayak parmağı vardı. Bu şekilde kolaylıkla ayırt edilebiliyorlardı. Fa..

Avucumda kuş, elimi bir havaya bir yere doğru hareket ettirdikçe coşar masa. Alkışlar, kahkahalar… Az önce kendi halinde takılanlar bile yaygaraya katılırlar. Sanırsın Cüneyt Arkın açık havadan kopmuş gelmiş. Anlamaz dilimi elin gâvuru ama tutamaz kendimi bağırırım elimi her havaya kaldırdığımda. “S..

Anlatamadı Cesur Kral derdini, Horozca öğrenmeye verdi kendini."Ürün Adı: Le Naz FablÜrün Kodu: 9786257700122Yazar: Nazlı SolgunBasım Yılı: 2020Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 72Kağıt Cinsi: Kitap KağıdıÇevirmen:..

Toplum, kadın ve erkeğe farklı roller, görevler, sorumluluklar yükler ve onlarla ilgili farklı beklentiler taşır. Anne baba doğacak çocukları için giysi ve eşya seçimi yaparken çocuğun hayatı boyunca mensubu olmasını istedikleri rolün ilk temelini atarlar. Kadın ve erkek de topluma uyum sağlayabilme..

Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatı, Türk milletinin bağımsız devlet kurma şeklinde görüngülenen tarihsel dirilişine koşut başlayan ve gelişen yazınsal yolculuğunu kapsar. Yeryüzünden silinmek istenen bir milletin köklü dönüşümlerle evrildiği bu süreç, Türk ve Dünya medeniyeti açısından çok katmanlı ta..

Onunla bu ilk sevisme, iki bedenin birbirine karismasi gibiydi. Ya da göklerde uçmak miydi yoksa... Biz ikimiz yek digerimiz için dogum ve ölüm müydük bilemiyorum. Bildigim tek sey, nefes nefese birbirimizin kollarina yigilmis halde büyük bir firtinadan sonraki sessizligi yasadigimizdi. Uçmayi seviy..

Günümüzde İlahiyat Fakülteleri/İslami İlimler müfredatında, Osmanlı Türkçesi ve İslami Türk Edebiyatı/Türk İslam Edebiyatı dersi yer almaktadır. Bu derslerde seçilen ve takip edilen Osmanlı Türkçesi metinlerinin daha çok Türk Dili Edebiyatı ve Tarih bölümü öğrencilerine yönelik olduğu görülmektedir..

Ege'nin Muğla'sı ile Miami'nin Lauderdale'i birbirine ne kadar benzer, birbirinden ne kadar farklıdır? Belki de bunu en iyi, bu iki kıyı arasında milyonlarca yıldır gidip gelen caretta caretta bilebilir. Onun bu romanındaki adı Minta... Özgürlüğünün simgesi Minta... O sessizce her şeyi gördü ve anla..

Seviyorum İç dünyamın kuytularınıRaıner marıa rılke’den hayat dersleriYazın dünyasına damgasını vuran üretken, derin bir söz ustası olan Rilke’nin eserlerini okumaya vakit bulamayanlar, yaşam öyküsüne dair önemli kareleri ve hayat dersi niteliğindeki etkili sözlerini bir arada görmek isteyenler, büy..

Sözlükte aradığınızda, güneşin doğması, dağılıp yayılmak, saçılmak, sapmak anlamlarına gelir çavmak.İnsan doğar. Hayat dağılır. Saçılırız. Kendimize yollar belirler -çünkü ayağımız yere bassın isteriz- sonra da belirlediğimiz yollardan -biraz çılgınlığın kime ne zararı olabilir ki- saparız.Fazlalıkl..

"Siddetli sicak bir Eylül günü ünlü bir isadami mühendisleri ve yöneticileriyle birlikte ihalesini aldigi baraj alaninda incelemelerde bulunduktan sonra barajin yapilacagi irmak yatagi boyunca epey yürüdüler. Karsilarina meyve agaçlari ve yesilligiyle göz dolduran bir bahçe çikti…" Nar Bahçesi'nden ..

Ibadetlerin en güzelinin ask oldugunu düsünmeye baslamisti Lâmia, çünkü kurbanlar kim için boyunlarini biçagin ucuna uzattiklarini bilir.Bir insanin en büyük hatasinin her seye gereginden fazla deger verirken, kendisini degersizlestirmesi oldugunu ögrendim. Bu hataya düsmedik ama neden birlikte güle..

Hasan, gözlerini belirsiz bir noktaya dikmis, sessizce dinliyordu."Annem çok zor günler geçirdi. Geceleri yataginda onun sessiz sessiz agladigini duyardim. Çocuk aklimla o zaman bunlara pek aklim ermezdi. Kocasi tarafindan bir çocuguyla terk edilmis bir kadin olarak onu, yasadiklarini simdi daha iyi..

Kayla, bir müzayedede 18. yüzyila ait bir portreyi satin aldiginda, kendisini iflasa sürüklediginin ve basinin belada oldugunun farkindadir. Ancak onu daha büyük bir bela beklemektedir. Üstelik, aklini kaçirdigini düsündürecek kadar büyük bir bela; Jago! Kaçakçi Jago Kerswell, Leydi Eliza Marcombe i..